İnsanlar kendi hatalarını, kurumlar ise yanlışlarını kabul etmeli,  Elbette hatasız kul olmaz, tabii Orhan Gencebay in şarkısında olduğu gibi mutlaka insanlar hata yaparlar, Bizlerde zaman zaman bu hataların içinde yer alabiliriz.

    Burada değineceğim, ÇORUH – AKSA nin hatası, 2019 yılında Matbaa için AKSA- ÇORUH  a eşim ile birlikte gittik. 650 TL dolayında bir ücret ödeyerek yeni abonelik yaptık. Tabii abonelik için kimlik fotokopisi, cep telefonu ve meil adreslerini veriyoruz.

    Buraya kadar her şey normal, iş yeri binanın girişi dışında olduğundan şifreli kapı ile apartmana girilmekte, tabii bizim saat apartmanın giriş kapısının içinde,  doğal olarak kesilen faturalar da oraya bırakılmakta. Ancak verilen cep telefonu numarasına mesaj gelmemekte, durum ilgili kuruma ve kurum müdürüne iletildi, ayrıca elektrik satı üzerine Matbaa ustamız not yazarak “ Lütfen faturayı iş yerine bırakın” yazıldı. Ancak yine görevliler buna bakmadan iş yeri elektriğini kesmeye devam ettiler. Durum kurum müdürüne defalarca iletildi ve kurum müdürü elektriği bağlattı.

     Kurum müdürüne telefon numaraları yeniden iletildi, mesaj gelmediği bildirildi, telefon numaraları verilerek kaydedilmesi ve fatura bilgilerinin mesaj yolu ile gelmesi hatta saat üzerinde yazılan nota bakılması istendi.

      Aynı tas aynı hamam, yine elektrik kesintisi ve yine müdür aranarak abone açtırıldı, ücretler ödendi, Taa ki Aralık ayında gelen iki görevli elektrik saatinin sökülmesi gerektiğini ve elektrik kesintileri ile açma kapatmadan doğan iki kat fatura ödenmesi gerektiğini söylediler.

    Tabii ŞOK kendilerine kabahat aramayan Çoruh- Aksa yükü bize yıktı, elektrik faturası borcumuz yok ancak kesintilerden dolayı , 300 TL lik fatura ödediysek, 300 TL kesilmesi sonrası daha ödememiz gerekiyormuş, yanı fatura bedelinin iki katı.  Açma kapama değil, iki kat fiyat, ilk kez böyle bir şey duyuyorum ve kesilen elektrik bağlantısı yerine 100 TL borç varsa 200 TL oluyor. Yanı yüzde yüz zamlı.

    Gel isyan etme, hangi devlet, hangi millet, hangi hukuk a dayanarak böyle bir karar veriliyor, bu kararı kim veriyor. İnsanları enayi yerine nasıl koyuyorlar.

Bunun adı eşkıyalık, ha eline silah alıp kervan durdurup soydun, ha silahsız olarak insanları soydun. Sonra da mahkemelerde yazan yazıya bakarak “ Adalet Mülkün Temelidir” yazısını eleştirmeyeceksin, hangisini eleştirmeyelim. 

     İnsanları hepten hayvan yerine koymak işte buna derler, kendi kabahatlerini kabul etmeyenler vatandaş üzerinde oyun oynamasını bilirler. Yok böyle bir adalet, yok böyle bir şey, uyarılar, gelmeyen mesajlar ve yapılan kesintilerden doğan iki kat fiyatı uygulamak hangi vicdana sığıyor.

    Kimse kusura bakmasın o zaman aklıma gelen, “ Git Urfa da kablo çekenler, Güneydoğu da kaçak elektik kullananlar,  trafolara hat çekip bedava elektrik kullananlara hesap sor” benden kaçak elektrik tüketim farkı alacaksın, kendi kabahatin üzerine iki kat fiyat isteyeceksin, bu yol burada bitmez, bu yolun sonu uzun her halde.